Lampeduşa Adası açıklarında batan gemiden
kurtulduktan sonra Hamburg’da sığınma talebinde bulunan mültecileri
polisin yoğun bir şekilde kontrol etmesiyle başlayan protestoların
ardından Alman solcularının yoğunlukla bulunduğu semtte buluşma merkezi
olarak lanse edilen Rota Flora'nın kapatılmak istenmesi ve gösterilerin
hızla yayılması üzerine eyalet İçişleri Bakanlığı bazı bölgeleri "tehlikeli bölge" ilan etti.
Hamburg eyaleti İçişleri Bakanlığı 3 Ocak tarihinden itibaren
yayınladığı bir kararnameyle, Hamburg'da göçmenlerin ve Alman solcuların
yoğunlukla yaşadığı ve olayların çıkış merkezi olan Altona,
Altona-Altstadt, Sternschanze, St. Pauli ve Eimsbuttel ilçelerini "tehlikeli bölge" ilan ederek, adeta bu semtlerde olağanüstü hal ilan etti.
Aralık ayında Hamburg'da Sternschanze semtinde Davidwache adlı polis
karakoluna düzenlenen saldırının ardından, sözkonusu kırmızı hat olarak
nitelendirilen bölgelerde eyalet İçişleri Bakanlığı'nın
direktifiyle kimlik kontrollerinin artırılması, orada oturan mahalle
sakinlerinin aranması ve insanları genel şüpheli, zanlı altına düşüren
bir politika izlemesi üstelik bu kararın sosyal demokrat eyalet hükümeti
tarafından uygulanması başta muhalefet partileri, mahalle sakinleri,
Dijital Derneği , Verilerin Koruma İnsiyatifi, Alman Gazeteciler
Birliği, Daha Fazla Demokrasi Derneği, Avukatlara İnisiyatifi, Evler
Gözetim Karşı Hamburg İnisiyatifi, Gazeteciler ve Yazarlar Birliği ve
diğer bazı sivil toplum kuruluşların yoğun tepkisine yol açtı.
Almanya'nın ciddi önde gelen gazetelerinden Der Spiegel, "Hamburg'da Akıl Yerine Panzer Politikası" başlığıyla
verdiği haberinde, Hamburg'da Davidwache polis karakoluna birkaç gün
önce bazı sol gruplar tarafından saldırı düzenlendiğinin ileri
sürülmesinin ardından sosyal demokrat eyalet hükümeti bazı semtleri
tehlikeli bölge ilan etti. "Göstericilere polisin panzerli yanıtı ve
sivil hakkı ihlal etmesi tepkilere yol açtı, SPD hükümetinin iç
politikada yanlış uygulamaları tek başına iktidar olan SPD'yi zora
sokmakta" yorumunu yaptı.
Polis adına yapılan açıklamda, ayrıca Lampeduşa,
Refugee-mültecilerine kalma hakkı, Esso-evlerinin boşaltılmasına ve Rote
Flora'ya yönelik SPD'nin politikalarına tepki olarak binlerce
göstericinin eylemleri ve eylemlerde çıkan olaylar gerekçe olarak
gösterilirken, Hamburg polisi hafta sonu kırmızı hat sınırları içinde
400 kişinin üzerinde arama yaptı, 45 göstericiyi gözaltına aldı.
Adeta olağanüstü hal bölge uygulamalarını andıran sözkonusu bu
kararın ne zaman kaldırılacağı ise henüz belli değil. Uygulama bugün
Hamburrg eyalet parlamentosu İçişleri Komisyonu'nda ele alınacak.
Göçmenlerin de yoğun yaşadığı bu semtlerin tehlikeli bölge ilan
edilmesine Sol Parti, Yeşiller Partisi ve Korsanlar Partisi şiddetle
tepki göstermekte.
"SOL PARTİ KARARI ANAYASA MAHKEMESİNE GÖTÜRMEK İSTİYOR"
Hamburg eyaleti Sol Parti Milletvekili ve partinin İçişleri Komisyonu
Sözcüsü Christian Schneider, kararın anayasaya aykırı olduğunu ve bu
kararla herkesin genel şüpheli ve zanlı olarak gösterilmeye
çalışıldığını öne sürdü.
Hamburg eyaleti İçişleri Bakanlığı'nın bu kararını Anayasaya
Mahkemesine taşımak istediklerini de ifade eden Schneider, eyaletin iç
politika anlayışını sert bir şekilde eleştirdi,.
YEŞİLLER PARTİSi : MÜLTECİ POLİTİKASI TARTIŞILARAK ÇÖZÜLÜR
Hamburg eyaletinin mülteci politikasını eleştiren Yeşiller Partisi
Milletvekili ve partinin İç Politika Komisyonu Sözcüsü Antje Möller,
mülteci politikasının tartışılarak çözülebileceğini söyledi.
Möller, “Bu ülkede herkesin özgürlük hakkı var. Ancak, geniş bir
bölgeyi tehlikeli bölge olarak lanse edip, insanları genel şüpheli
altzina sokmak kabul edilir bir şey değil“ dedi.
YABANCILAR HUKUKU ALANINDA UZMAN AVUKAT MAHMUT ERDEM : “ANAYASAL HAK ÇİĞNENEMEZ“
Hamburg'lu Sosyal Demokrat Partili İçişleri Bakanlığı tarafından bazı
semtlerin kırmızı bölge olarak ilan edilme kararını ve bu kararın ne
zamana kadar geçerli olduğunun bilinmediğini eleştiren yabancılar hukuku
alanında uzman avukat Mahmut Erdem, Hamburg'da verilen sözkonusu bu
kararla anayasal hakkın çiğnendiğini söyledi.
Erdem, “Hamburg'da adeta olağanüsti hal uygulaması gibi bir uygulama
var. Bu semtler genellikle solcuların, devrimci gençlerin, göçmenlerin
oturduğu semtler. Lampeduşa'dan gelen sığınmacılara uygulanan kimlik
kontrollerinin ardından bu olaylar daha da arttı. Eylül ayından beri
çeşitli yoğunlukla gösteriler devam etmekte. Bilindiği gibi polis
yasasının 4. maddesi, 2. paragrafına göre bilgi toplama uygulaması var.
Ancak, bu yasa anayasa tarafından güvence altına alınmıştır. Yani polis
yasası esas alınarak bilgi toplayacağız diye kişinin sahip olduğu
anayasal haklar çiğnenemez. Örneğin bir kişinin çantası aranamaz,
sürekli kontrol edilemez. Ancak şüphe teşkil eden zanlıların üzeri
aranabilir. Kontroller rencide edici" dedi.
HAMBURG'DA POLİS DEVLETİ ANLAYIŞI HAKİM
Hamburg'da son yıllarda adeta "polis devleti" anlayışıyla eyaletin yönetildiğine dikkati çeken Erdem, “Hamburg'da
adeta polis devlet anlayışı var. Hukuksal haklar çiğnenmekte, ihlal
edilmekte. Konunun Anayasa Mahkemesine taşınması gerekiyor“ şeklinde açıklamada bulundu.
Almanya'nın Hamburg kentinde 21 Aralık günü "Rote Flora" adli
kültür merkezinin kapatılmasına tepki olarak aşırı sol gruplar
tarafından düzenlenen yürüyüşte, polis ile göstericiler arasında çatışma
yaşanmış, 120 polis ve 500'e yakın gösterici yaralanmıştı.
Süheyla Kaplan / Hamburg
http://www.odatv.com/n.php?n=almanyada-neler-oluyor-0601141200http://www.odatv.com/n.php?n=almanyada-neler-oluyor-0601141200
Almanya'da neler oluyor
Bizler; ABD ve AB’ Ülkelerinde eğitim gören, aynı zamanda ATATÜRK İlke ve İnkılaplarına bağlı, Ülkesini, Vatanını ve Milletini seven, Siyasi Parti olarakta CHP’ye yakın SOL eğilimli Türkiye’li Üniversite öğrencileriyiz. inceayarsiyaset.blogspot.com siz değerli arkadaşlarımızın faydalanması için açılmıştır. Amacımız; Türkiye’de izlenilen siyasetleri özellikle de İktidar partisinin yanlış siyasetlerini yakından takip edip mercek altına alarak siz değerli okuyucularımızla paylaşmaktır.
Powered by Blogger.
0 comments
Write Down Your Responses