Yargı, medya ve patronlara tehdit



21 Aralık 2013 Cumartesi 12:25
Erdoğan, Karadeniz gezisinde “hükümete yönelik operasyon” dediği bu soruşturma için ABD Büyükelçisini hedef aldı, ülkeden göndermekle tehdit etti. Tehditlerini medya, yargı ve sermayeyle sürdürdü.
   


Yargı, medya ve patronlara tehdit
SAMSUN- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Samsun Çarşamba Havalimanı'nda yaptığı konuşmada, "Son günlerde olan olaylar, uluslararası boyutu olan, ulusal boyutta maalesef yerel taşeronları olan bir operasyondur. Bu operasyon Hükümete karşı atılmış bir adımdır. Ama bundan öte uluslarası ve artı ulusal boyutu olan bir operasyondur. Biz bundan yılmayacağız. Çünkü salt AK Parti'nin güçlenmesinden değil aynı zamanda Türkiye'nin güçlenmesinden rahatsız oluyorlar" dedi.

Erdoğan şöyle devam etti:

YARGIYI YÖNLENDİRMEYE ÇALIŞIYORLAR
Hukuka yansıyan olay, hukukta karşılığını bulur zaten. Bizim meselemiz hukukun çalışmasıdır. Hukukçuların da hukuka saygılı hareket etmesidir, güdümlü hareket etmesi değil. Güdümlü hareket ettikleri zaman, kusura bakmasınlar bizler siyasiler olarak, yasama, yürütme organı niye var bu ülkede? Biz siyasetçiler olarak üzerimize düşüne her zaman yaptık. Yargının bir mensubu yürütmeye alışılmışın dışında, emir talimat veya baskı yapamaz. Siz kalkıp da eğer bu insanlara karşı bu tür baskıları yapmak suretiyle yargıyı yönlendirmeye çalışırsanız, biz de üstümüze düşeni yapacağız. Yaptığımız budur’

"EVDE YEMEK ISMARLAYACAK"
Yasalar aykırı emir veremez. Eğer siz kalkıp bu insanlara bu baskıları yapıp yargıyı yönlendirmeye çalışırsanız üzerimize düşeni yapacağız. Şu hale bakın. Yürütmenin mensubu bir eve baskın yapacak. Baskın yaptığı evde bacak bacak üstüne atacak, eline tespihi alacak külhanbeyi gibi. Bir de yemek ısmarlayacak bu nasıl bir iş.  Bunu yapan yargı mensubunu seyir mi edeceğiz. Gereğini neyse bunu yaparız. Ak Parti bozulmuş çarkları düzeltmeye geldi bu ülkede."

MUHALEFETE ÇATTI
Başbakan Erdoğan, "Anamuhalefetin genel müdürü çıkmış diyor ki çetelerden bahsediyor, eğer çete arıyorsan sen onu kendi içinde kendinde ara, genel müdürlük yaptığın dönemler dahil, Rahşan affıyla kurtuldun" dedi.
Başbakan Erdoğan, "Hukuka yansıyan olay hukukta karşılığını bulur zaten. Bizim meselemiz hukukun çalışmasıdır, hukukçuların da hukuka saygılı hareket etmesidir, güdümlü hareket etmesi değil. Güdümlü hareket ettikleri zaman kusura bakmasınlar, biz siyasetçiler olarak üzerimize düşeni her zaman yaptık, bundan sonra da yapmaya devam ederiz" diye konuştu.
Yasama-yürütme- yargı organlarının çalışma koşullarının Anayasa’da belirli olduğuna dikkat çeken Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
“Kalkıp da yargının bir mensubu yürütmeye alışılmışın dışında, yasalara aykırı olarak emir, talimat veya baskın yapamaz. Bunu yapmaya kalktığı zaman orada berat-ı zimmet asıldır kaidesi (masumiyet karinesi) çalışamaz olur. Siz kalkıp da eğer bu insanlara karşı bu tür baskıları yapmak suretiyle yargıyı yönlendirmeye çalışırsanız bizde üzerimize düşeni yapacağız, yaptığımızda odur. Şu hale bakan ya…
Yürütmenin mensubu bile bir eve baskın yapacak baskın yaptığı evde şu terbiyesizliğe bak bacak bacak üstüne atacak eline bir tespih yapacak külhanbeyi gibi, orada birde kendisine yemek ısmarlayacak bu nasıl bir iştir? Bunu yapan yürütme mensuplarını kalkıp da biz seyir mi edeceğiz. Gereği neyse onunda gereğini yapacağız. Adil olmamızın gereği budur. İster yürütme olsun ister yargı olsun ister partimizin mensubu olsun gereği neyse biz bunu yaparız, AK Parti, bozulmuş çarkları düzeltmeye geldi bu ülkede.”
"BAZI BÜYÜKELÇİLER PROVOKATİF EYLEMLER İÇİNDE"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "İşte son günlerde bakınız çok enteresan, büyükelçiler bazı provokatif eylemlerin içerisine giriyorlar. Ben onlara da Samsun'dan sesleniyorum, işinizi yapın. Eğer görev alanınızın dışına çıkarsanız bu hükümetlerimizin yetki alanında olan yere kadar gider. Biz sizleri ülkemizde tutmaya da mecbur değiliz. Eğer sizin ülkelerinizde de bizim büyükelçilerimiz bu tür oyunların içerisine giriyorsa siz bize haber verin, sizin göndermenize gerek yok biz alırız" diye konuştu.
CEMAAT GAZETESİNE: EDEPLİ OL
Erdoğan konuşmasında cemaate yakınlığıyla bilinen Zaman gazetesinde çıkan bir habere detepki göstersi.
"Bugün bir gazete yazmış. İspanya’da iktidar partisini polisler basmış ne olmuş? Edepli ol edepli o başlığı atarken.  Bir iktidar partisini polis gelip denetleyecekse bunun bi usulü vardır. Bu gazetenin uslubu bu olduğu için sanıyor. A'dan Z’ye. Abdestimizden şüphemiz yok, namazımızdan da şüphemiz yok.
Onu siz muhalefetin dosyalarında arayım. Bu uluslararası oyun, kökü dışarda tezgah. Taşeron olarak kullanıldılar. Yerli piyonlar bu komploda kullanıldı. Gezi’de bu oyunu nasıl bozduysak burada da bu oyunu bozacağı bunu bilin.
İftira kampanyası devam ediyor. Ya siz Halk Bankası’ndan ne istediniz. Çıksınlar metçe cevap versinler. Hangi planın içindesiniz, kimin adına çalışıyorsunuz. Halk Bankasını yıpratarak kime ne kazandırıyorsunuz. Bu bankanın kaybettiği para kime zarar. Halk Bankası 11 yıl önce yük oluyordu. Bu başarılı bankayı hedefe koydular. Yerli ve uluslararası işbirliği. Bu banka faiz lobisinin ayağına basıyor. Türkiye düşmanlarını ürkütüyor bu banka. Allah nefes verdikçe hiç korkmadan çekinmeden bu gerçeği herkese anlatacağız. Bu oyunu milletimiz biliyor ama biz de anlatmaya devam edeceğiz. Bu kampanya başka amaçlar da taşıyor.
Son 1 yıldır Ünye’ye terörden dolayı şehit geliyor mu? Anneler terör nedeniyle ağladı mı? Hayır. Bu hayır cevabı bazılarını rahatsız ediyor. Şehit gelmemesi birilerini rahatsız ediyor. Biz bir hesap yaptık. 30 yıldır Türkiye’nin terör nedeniyle kaybı, en mütevazı hesapla trilyonu aştı. Bu tezgah çözüm sürecini sabote etme girişimidir. Bu ahlaksız oyunu bozacağız."
FATSA'DAN TEHDİT
Başbakan Erdoğan Samsun'un ardından Ordu Fatsa'da da konuştu. Samsun'daki konuşmasını tekrarlayan Erdoğan burada ise yargıyı, medyayı ve sermaye çevrelerini tehdit etti.
Şöyle konuştu:
 YARGIYA SESLENİYORUM: BİZİM DE BİLDİKLERİMİZ VAR
“Ah kardeşlerim ah o şiir milli eğitimin tavsiyesiyle kitaplara yazılan bir şiirdi. Yargıyı da tanırım, yasamayı tanırım, yürütmeyi tanırım.  Yasama millet demektir. Yargı geliyor yürütmeyi tanımam diyor. Birileri kalkıp intikam alacağım diye yürütmeye bir şeyleri dikte ettirmeye kalkarsa o bunun bedelini er veya geç öder.
Yargıya sesleniyorum: Yürütmeye bunu söylüyorsunuz siz de içinizdeki kirlileri temizleyin. Siz de öyle pırlanta tertemiz değilsiniz. Bizim de bildiklerimiz var.
MEDYA, SERMAYEYE SESLENİYORUM
Buradan sermaye çevrelerine sesleniyorum. Boşuna oynuyorsunuz. Siz kaybedersiniz siz. Medyaya sesleniyorum. Siz kaybedersiniz siz. Yalanlarla iftiralarla iktidarı yıpratmaya çalışıyorsunuz. Benim milletim bunun bedelini size ağır ödetir. 30 Mart’ta her şey ortaya çıkacak. 2002 Kasım’da verdiğiniz yetki bu seçimde güçlenmesi bunlara çok önemli bir ders olacaktır. Ülkemiz, milletimiz için çalışıyoruz. Bizim efendimiz millettir. Kardeşlerim kula kulluk olmaz, sadece Allah’a kulluk olur. Kulu kul olanlara prim vermeyin. Hakka kul olanlarla yürüyün. İradesini bir yerlere teslim edenlerden olmayın. Sadece hakka sadece benim aklım benim bilgimle birlikte şaşmaz bir doğrumuz var bizim. Bizim o doğrumuzun gerçeğin ne olduğu aklı selim olan benim halkım bilir. Son günlerde son derece çirkin alçakça bir kampanya yürütülüyor.
Medyayla yürütülen bu karalama kampanyası sadece Ak Parti’ye değil halkadır. Bu tezgahın için dışı karıştı birbirine, kökü dışarda. Bu tezgahta maşa olarak kullanılıyorlar. Devlet içine sızmış devlete paralel olmak isteyenler. İtibar suikastı yapmaya çalışıyorlar. Böyle haince, hukuk dışı bir saldırıya bugüne kadar hiç maruz kalmamıştık. Gezi de bunu denediler başarılı olamadılar. Bu tezgahta ahlak yok, kural hiç yok. Bu tezgahın içinde çok kirli bir ittifak var. Yeni Türkiye’yi hazmedemeyen karanlık ittifaklar var.”
CEMAATE "AJAN" MI DEDİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ordu Cumhuriyet Meydanı'nda toplu açılış törenlerine halka hitap etti.
Erdoğan, "Benim Genel Başkan Yardımcım ile ilgili, son derece temiz, namuslu bir insanla ilgili, ahlaksız bir filmden kare alıyorlar, onu servis ediyorlar. Bu alçaklıktır, bu şerefsizliktir, bu namussuzluktur" dedi.
Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: "Hem dindarım diyeceksin hem de gözünü kırpmadan üstelik de en iğrenç şekilde masum insanlara iftira atacaksın. Yazırlar olsun. Ne yaparsanız yapın bu dine zerre kadar zarar veremeyeceksiniz. Bu din azizdir, kitabımız korunmuştur. Bu alçaklıkları yapanları, bunlara sahip çıkanları bunlara kol kanat gerenleri tek tek bulacak, hukuk önüne çıkaracağız. Devlette paralel bir yapı olamaz.
Bu tuzak, bu komplo yurt dışında pişirilmiş, Türkiye'deki maşalar, taşeronlar tarafından servis edilmiştir" diyen Erdoğan, "Ortada çok açık bir ihanet vardır. Biz bu ihanetin, bu ajanlık faaliyetinin hesabını soracağız, bu hesabı hukuk yoluyla soracağız, sandık yoluyla soracağız. Hiç kimse, hiçbir çevre, hiçbir karanlık merkez benim ülkemde ameliyat yapamaz, geçti o günler." ifadelerini kullandı.




,

0 comments

Write Down Your Responses

Bizler; ABD ve AB’ Ülkelerinde eğitim gören, aynı zamanda ATATÜRK İlke ve İnkılaplarına bağlı, Ülkesini, Vatanını ve Milletini seven, Siyasi Parti olarakta CHP’ye yakın SOL eğilimli Türkiye’li Üniversite öğrencileriyiz. inceayarsiyaset.blogspot.com siz değerli arkadaşlarımızın faydalanması için açılmıştır. Amacımız; Türkiye’de izlenilen siyasetleri özellikle de İktidar partisinin yanlış siyasetlerini yakından takip edip mercek altına alarak siz değerli okuyucularımızla paylaşmaktır.

Powered by Blogger.