Fethullahçı Gladyo’nun savunması! (1)

Ergenekon kumpası çöktü. Sanıklar toplum vicdanında aklandı. İşte gerçek suçlu kumpasçılar yargılanıyor. Kumpasçıların Gerekçeli Karar adını verdikleri korsan bildiri bir Gladyo savunmasıdır. Silivri zindanı onları bekliyor. Ergenekon sanıkları yargılanmadılar, tam beş yıl Gladyo’yu yargıladılar. Şimdi söz savunmanın. İşte Fethullahçı Gladyo’nun savunması:
Atlantik’e ‘biz sizdeniz’ mesajı
Gerekçeli Karar’ın özü; suçlu psikolojisinde, korkak, ezik, yenilmiş ve zavallı...
Önce kamuoyunun bildiği gerçeği kendi sözlerinden okuyalım ve metnin tarafını ortaya koyalım:
“Avrupa Birliği İlerleme Raporlarında; ‘Ergenekon adlı oluşuma ilişkin soruşturma... Türkiye için bir fırsattır. Bu, Türkiye’de bir darbe teşebbüsünü derinlemesine inceleyen ilk davadır...’ gibi önemli değerlendirmeler yapılmıştır.” (Gerekçeli Karar; S.4)
On altı bin sayfalık metin daha ilk sayfalarında Atlantik’e, “Biz sizdeniz” mesajıyla başlıyor. Beş yıldır işte bunu söylüyorduk: “Bu davayı Batılı emperyalistlerin talimatı ve desteğiyle sürdürüyorsunuz. Burada Türk Hukuku yok. Amerikan Hukuku var.” İşte şimdi yaptıkları işi, Avrupalı emperyalistlerin övgüleri ve tanıklığıyla savunmaya çalışıyorlar.
Gerekçede Türkiye yok, milletin vicdanı yok.
ABD’nin adı yok
Gerekçeli Karar’da döne döne, “Gladyo yargılaması yaptıklarını” belirtiyorlar. Ama ABD’ye tek sözcük yok. Oysa artık herkes biliyor ki, Gladyo, ABD’nin derin devleti. Kumpasçılar bu derin devleti ağızlarına almıyorlar, ama TSK’yi ve İşçi Partisi’ni yerden yere vuruyorlar. Bu tavırla da Atlantik güçlerinin hizmetinde olduklarını ortaya koyuyorlar.
12 Eylül’ü hatırlamıyorlar
Elli yıldır söylüyoruz; Gladyo’nun bir marifeti de kendi pisliklerini yurtseverlerin üzerine atarak işin içinden sıyrılmaktır. Bizim kumpasçılar da binlerce sayfada bunu yapmaya çalışıyorlar. Bu satırlarda yenilmişlik duygusu ve çaresizlik hakim. Büyük patron yenilmiş ki, kendileri ne yapsın?
Bırakın ABD’ye söz söylemeyi, Gerekçeli Karar ABD emrindeki darbeleri destekliyor. Zaten sözüm ona “darbelere karşı” bu operasyonlar döneminde 12 Mart ve 12 Eylül’ü hatırlayan olmadı. Çünkü kendileri 12 Mart ve 12 Eylül Amerikancı darbelerinin devamıdırlar.
Bunları hatırlamıyorlar ama, kararın bir çok yerinde bu darbelerin üzerinden atlanarak, elli yıl önceki 27 Mayıs bir darbe örneği olarak vurgulanıyor.
Bunlara göre, “Gladyo demek, Türk Ordusu demektir.” Bu yüzden, “Bildiği halde, Genelkurmay Başkanlığı’nın Ergenekon/Kontrgerilla konusunda hiçbir işlem yapmadığı anlaşılmıştır.” (Aynı yerde; S.8) “Türk Ordusu Gladyo, yani terör örgütü” olduğuna göre, Genelkurmay Başkanı da “terör suçlusudur.” (Aynı yerde; S.11)
Gladyo sisteminin Türkiye’yi getirdiği yeri şöyle anlatıyorlar:
“Askeri darbe dönemlerinde adi suçlar artar. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü ortadan kaldırılır. İnsanlar gözaltına alınır, işkence görür, tutuklanır. Hırsızlıklar, zimmet, gasp olayları artar. Kendilerinin soruşturulmaması için tedbir alırlar. Mağdurlar için geciken adalet adalet olmaz.” (Aynı yerde; S.3)
Yapılanmayı kendi anlatıyor
Tabii bu manzarayı, “Biz Türkiye’yi bu hale getirdik” diye değil, “Gerçekleşseydi, Ergenekon Darbesinin Türkiye’yi getireceği yer” olarak anlatıyorlar.
Her olayda olduğu gibi, bu konuda da suçlarını Ergenekon’un üzerine atarak sıyrılacaklarını sanıyorlar.
Bakın, Kontrgerilla belgelerinden yaptıkları alıntılarla Fethullahçı Gladyo yapılanmasını ne güzel anlatıyorlar: “Bu örgüt birbirlerini tamamlayan ve destekleyen kompartımanları olan, ancak kompartımantasyon / perdeleme sistemi gereği birimler arasında sınırlı bir iletişimin söz konusu olduğu...’ bilmesi gereken’ prensibi çerçevesinde herkesin kendi uzmanlık alanında örgütse faaliyette bulunduğu bir yapılanmadır.” (Aynı yerde; S.6)
Bu yapılanmada “kompartımantasyonun” (Türkçeye bakın! Ancak kabul etmek gerekir ki, çok bilimsel (!) bir yaklaşım) başına bir imam koydun mu, olur sana F-Tipi Örgüt. “Herkesin kendi alanında uzman olduğu”, “perdeci”, “sınırlı iletişimci” “kompartmanların” başına da bir Fethullahçı imam yakışır. Bu imam ne kadar imamsa, bu örgütlenme de o kadar Ergenekon örgütlenmesidir.
Ferit İlsever

 http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/39800-fethullahci-gladyonun-savunmasi-1.html

Labels: headline, siyaset, TÜRKİYE