Özerklik-Çankaya takası böyle yapılacak
Aslında ilk işaretini seçim gecesi yaptığı balkon konuşmasında vermişti.
Dün Azerbaycan’a giderken bu işareti biraz daha aleniyete döktü.
Evet, Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığına aday olacak gibi görünüyor.
Dün Sabah gazetesinde çıkan haber bunun bir diğer göstergesi ki bu gazetede böyle bir haber, Erdoğan’ın onayı olmaksızın birinci sayfadan 5 sütuna verilmez.
Habere göre, AB’nin Yerel Yönetimlere Özerklik Şartı’na yönelik çekinceler kaldırılacakmış.
Bunun anlamı, Avrupa Birliği ambalajıyla, özerkliğe fiili geçiştir ki peşi sıra başka adımlar atılacak.
Sabah gazetesindeki haber ve Başbakan’ın ifadeleri derken aynı zaman diliminde BDP’nin son dönem öne çıkarılan ismi Pervin Buldan, Reuters’a şu açıklamayı yapıyor:
“Çözüm sürecinde atılacak adımlara göre Erdoğan’a destek verebiliriz.”
Diyeceksiniz ki PKK ile ittifak Tayyip Erdoğan’a yurt genelinde kaybettirir.
Öyle; ancak o desteği şeklen kamufle ederler, mesela göstermelik olarak birini aday yapabilirler. Keza ikinci turda milliyetçi Orta Anadolu ile Karadeniz seçmenini ürkütmemek için “seçimi boykot” gibi lafları edebilirler ki algı oluşturmakta mahir oldukları ortada.
Tablo net, Tayyip Erdoğan artık BDP ile yürüyecek!
BEYKOZ KONAKLARI LOBİSİ
Soner Yalçın, dün Beykoz Konakları iradesinin CHP’ye ipoteğini yazınca benim de o güzel yazıya bir katkım olsun istedim.
Mesut Yılmaz’la evinde sohbet vesilesiyle gidip gördüğüm Beykoz Konakları, Hüsamettin Özkan’ın dayısı olan Necati Kurmel’in bir projesidir.
Beykoz Konakları Lobisi ile kastedilen isimler ise şunlardır: Mesut Yılmaz, Aydın Doğan, Hüsamettin Özkan, Mustafa Sarıgül, Turgay Ciner, Turgut Yılmaz, Aydın Ayaydın, Necati Kurmel ve Celal Doğan!..
Ve bugüne kadar hiç yazılmayan bir Beykoz Konakları anektotu:
Ecevit iktidarda ama çok hastadır. O dönem DSP Milletvekili olan Gaffar Yakın’ın (Genelkurmayla beraber) girişimleriyle Cumhurbaşkanlığından emekli olan Süleyman Demirel’e şöyle bir teklif sunulur: “Ecevit sizi dışarıdan Başbakan Yardımcısı olarak atasın ve fiili Başbakanlık yapın. Bu şekilde erken seçime gidilmesin ve AKP’nin gelişi engellensin.”
Demirel kabul etmez... Ancak “ülke ve devlet bekası” diye günlerce ısrar edilince “Peki” der; lâkin bu modele Hüsamettin Özkan set olur, zira projesi Başbakanlığıdır ve Yılmaz ile Çiller buna ikna edilmiştir... Peki sonuç mu? Erken seçim oldu ve AKP iktidara taşındı...
CUMHURBAŞKANLIĞINA YAKIŞTIRILANLAR
Tayyip Erdoğan’a rakip olarak Çankaya Köşkü’ne yakıştırılanların sayısı artıyor.
İlhan Kesici, Meral Akşener ve Metin Feyzioğlu’na ilaveten dün Hüsamettin Cindoruk, Kemal Derviş, Uğur Dündar, Ümit Boyner, Prof. Dr. Emre Kongar, Deniz Baykal, Sami Selçuk, Ufuk Söylemez ve Emine Ülker Tarhan gibi yeni yeni isimler telaffuz edilmeye başlandı.
Kuşkusuz bu isimlerin tamamı bana göre Tayyip Erdoğan’dan çok daha iyi Cumhurbaşkanı olurlar.
Ancak bu makama seçim, liyakatla değil, oy ile oluyor.
Yine zerre kuşkum yok; sadece eğitimli insanlar oy kullansa yukarıdaki isimlerin tamamı yine Erdoğan’dan çok oy alır.
Realite ortada olduğuna göre, hadiseye kimin daha çok oy alabileceği zaviyesinden bakmalıyız.
İlaveten, muhalefetin iki önemli unsuru olan CHP ile MHP tabanlarının hangi aday etrafında kenetlenebileceği hesap edilmelidir.
İŞTE ERKEN GENEL SEÇİMDEN VAZGEÇME NEDENİ!
Başbakan, dün istikrar adına “erken genel seçim yok” dedi ama hakikat öyle değil.
Amaç istikrar olsaydı Türkiye 15 ay belirsizliğe mahkûm edilmezdi.
Hadisenin aslı şu:
AKP zirvelerinin 17 Aralık soruşturmalarından ödü kopuyor.
Dile kolay; hukuk ve kanunun asla affetmeyeceği rezillikler var.
Dolayısıyla bu dava dosyaları kendi iktidar dönemlerinde kapansın istiyorlar.
Cumhurbaşkanlığı seçimi ile beraber erken genel seçime gidilir ve AKP tek başına iktidar olamazsa bu soruşturma onlarca önemli ismi hapse gönderir.
İşte onun için dosya kapanmadan erken seçim riskine girilemiyor...
Sabahattin Önkibar
http://www.ulusalkanal.com.tr/gundem/ozerklik-cankaya-takasi-boyle-yapilacak-h25363.html
0 comments
Write Down Your Responses