Apo’nun eylem talimatlarını Kandil'e MİT götürüyor
Ergenekon ve Balyoz gibi birçok tertibin
hazırlayıcılarından eski İstanbul Emniyet İstihbarat Şube Başkanı Ali
Fuat Yılmazer, bazı KCK eylemcilerinin MİT bağlantısı olduğunu itiraf
etti. Yılmazer, eylemlere ikna için Öcalan’ın el yazılı eylem
talimatlarını Kandil’e MİT’in ulaştırdığını söyledi
Ergenekon ve Balyoz başta olmak üzere
birçok tertipte imzası bulunan eski İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube
Başkanı Ali Fuat Yılmazer, MİT ile PKK arasında bağlantılar olduğunu
iddia etti. KCK eylemlerine karışan bazı isimlerin MİT ile iltisaklı
olduğunu ileri süren Yılmazer, “Öcalan’ın el yazılı talimatı Kandil’e
götürülüp eylemlere ikna edildiler” ifadesini kullandı.
Cemaatin yayın organlarından Bugün TV’ye çıkan Ali Fuat Yılmazer, şöyle konuştu:
“Metropollerde ölümlü eylemlerden haberi
olan MİT elemanları var. Biz engellemesek eylem yapacak olan örgütler
var ve MİT bunu biliyor ama bize haber vermiyor. Bunu Başbakan’a arz
ettim 2008 yılında. Başbakan’dan perspektif almadan KCK operasyonları
yapılmadı. Bize şunu dediler; MİT’i deşifre ettiniz, ben böyle bir şey
yapmadım. Adli süreçte tüm ayrıntıları Başbakan’a arz ettim. MİT’in
adının karıştığı bir durum söz konusu. Hakan Fidan ifade vermeyecek de
kim verecek? Öcalan’ın el yazılı talimatı Kandil’e götürülüp eylemlere
ikna edildiler.”
‘Ölümlü saldırı var’
7 Şubat’a gelene kadar KCK operasyonunun
Başbakan’ın bilgisi ve talimatıyla yapıldığını vurgulayan Yılmazer, “Biz
talimatlara uyduk. KCK eylemlerine karışan bazı isimlerin MİT ile
iltisaklı çıktı. Mühimmat aktarımı var, ölümlü saldırı var” diye
konuştu. Yılmazer’in bu iddiaları, gerek KCK soruşturması sürecinde
gerekse çeşitli defalar gündeme gelen MİT-PKK ilişkisine ilişkin
iddiaları ve haberleri akıllara getirdi.
‘5 polisi şehit eden bombayı MİT götürdü’
Taraf yazarı Emre Uslu, 19 Haziran
2013’te tarihli köşesinden, 18 Ekim 2011’de Bitlis-Güroymak karayolunda 5
polisin şehit olduğu ve altı sivil yurttaşın hayatını kaybettiği
saldırıda kullanılan mayın MİT muhbiri tarafından örgüte götürüldüğünü
iddia etmişti. İddiaya göre olay şöyle gerçekleşti: Tatvan’daki MİT
Bölge Müdürlüğü görevlileri, 3 Ekim 2011’de Bitlis Emniyet Müdürü Halil
İbrahim Doğan’ı aradı ve ellerinde bomba imha uzmanı tarafından
görülmesi gereken bir malzeme bulunduğu bildirildi. H. ve U. isimli MİT
personeli tarafından getirilen düzenek, Doğan ve uzman personelin
bulunduğu bir ekip tarafından incelendi. Düzenek üzerinde yapılan
çalışmada; düzeneğin bombayı uzaktan ateşlemek amacıyla kullanılan
R912277306 seri numaralı MT800 model COBRA marka telsizden yapıldığı ve
patlayıcıyı uzaktan infilak ettirmek için kullanılmak üzere hazırlandığı
bilgisi verildi. Bu bilgiden yaklaşık bir hafta sonra 18 Ekim 2011’de
Bitlis-Muş karayolunda Güroymak İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne ait zırhlı
aracın geçişi esnasında uzaktan kumandalı bomba düzeneği, PKK’lılar
tarafından patlatıldı ve beş polis ile altı sivil hayatını kaybetti.
Düzenekle ilgili yapılan araştırmada, bombalama eyleminde kullanılan
cihaz ile MİT görevlileri tarafından temin edilen cihazın seri
numaralarının aynı olduğu anlaşıldı. Soruşturma kapatıldı.
Serap Eser’in katili MİT elemanı mı?
İstanbul’da 8 Kasım 2009’da,
Söğütlüçeşme-Zeytinburnu seferini yapan İETT otobüsüne PKK
sempatizanları tarafından düzenlenen molotof kokteyli saldırısı
sonucunda 17 yaşındaki Serap Eser ağır yaralanmış, 28 gün sonra hayatını
kaybetmişti. Serap Eser’in katledildiği saldırının faillerinden birinin
MİT elemanı A.S. olduğu gündeme gelmişti. A.S., İstanbul’da 2011’de
düzenlenen PKK operasyonunda şüpheli olarak tutuklandı. İstanbul 10.
Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan A.S. “MİT’e ve Emniyet’e çalışıyorum”
dedi. Mahkeme bilgiyi MİT’e sordu. MİT resmi yazıyla bilgiyi doğruladı.
Öldürülen Savcı MİT-PKK ilişkisini araştırıyordu
Aydınlık, lojmanın önünde uğradığı
silahlı saldırıda 19 Eylül 2013’te şehit olan Tunceli Ovacık Savcısı
Murat Uzun’un MİT-PKK ilişkisini araştırdığını yazmıştı. Aydınlık’ın, 17
Ocak 2013’teki “MİT-PKK ilişkisini araştırıyordu” başlıklı haberinde
Uzun’un eşinin yaptığı suç duyurusu için kullandığı ‘Dilekçemde çok
ciddi kişi ve kurumlar hakkında çok ciddi iddialar yer alıyor’ ifadeleri
yer almıştı. Aydınlık da savcının yakın çevresinden, suikastle ilgili
suçlamanın MİT, Jandarma ve Emniyet’e yönelik olduğunu öğrenmişti. Bölge
kaynakları da bu bilgiyi doğrulamıştı.
0 comments
Write Down Your Responses